Durmuş bir zamanın müebbet bekçiliği…
Bozuk Saat
Korkunun durmuş bir saate faydası yoktu! Nabzına atladığım an, yeni bir öfke patladı kulaklarımızda. İlkini aratmayacak şiddetteydi. Hani suya daldığınız anda, dünyayla aranıza tül perde çekilmiş gibi olur ya, aynısı oldu. Sesler boğuldu, görüntüler bulanıklaşıp dans etmeye başladı. Üstelik, duran bir suyun değil, hareket eden, akan, durmadan akan, aktıkça bir şeylere çarpıp yolunu değiştiren, yeterli eğimi bulduğunda hızlanan bir suyun damarlarında yüzüyordum. Telaşlıydı. Öfkesi telaştandı. Arıyordu. Ama neyi?
Irmak Zileli’nin sıradışı kurgusu ve zarif anlatımıyla hikâyeciliğin görkemine ve belleğin sınırlarına ayna tutan bir roman. Yunus Nadi Roman Ödülü sahibi yazar, geçmişten bugüne hayatın içinden geçenlerin hikâyesine, bozuk bir meydan saatinin gözünden eşsiz bir saygı duruşunda bulunuyor. İnsan ruhunun derinliklerinin, nesnelerin tabiatının, doğadaki tüm seslerin izini süren roman, soluksuz bir yürüyüşe davet ediyor. Adımlayarak değil, zamanın akışıyla süzülerek yapılan bu yürüyüşe dayanışmanın, umudun, unutuşun, özlemin ve yalnızlığın sesi eşlik ediyor.
ON8 Blog’da başlayan “Bozuk Saat” yolculuğu, pek çok özelliğiyle çağdaş edebiyatımızın çarpıcı örneklerinden biri. Irmak Zileli’den nabızdan nabıza atlayan zamansız bir okuma deneyimi…
Irmak Zileli
1978 yılında İstanbul’da doğdu. Sosyal antropoloji öğrenimi gördü. Televizyon ve dergilerde muhabirlik yaptı. Kurucularından olduğu Roman Kahramanları dergisinin yayın yönetmenliği görevini üstlendi. Remzi Kitap Gazetesi’nin yayın yönetmenliğini yürüttü, “Devrik Cümle” adlı köşesinde yazılar biriktirdi. Bayram Çocukları (2004) isimli bir araştırma kitabı ve Halit Refiğ ile söyleşilerinden oluşan Doğruyu Aradım Güzeli Sevdim (2009) adlı kitapların ardından, ilk romanı Eşik (2011) 2012 Yunus Nadi Roman Ödülü’ne değer görüldü. Gözlerini Kaçırma (2014) ve Gölgesinde (2017) adlı romanları yayımlandı. Zileli’nin ON8 Blog’daki “Bozuk Saat” adlı köşesinde başlayan öykü yolculuğu, Bozuk Saat (2019) adıyla romana dönüştü.