“… yıllar içinde aşktan neler anladığınız da değişiyor…”
Cenk ERDEM
Yakından muhabbet kurabildiğim için rahatlıkla söyleyebiliyorum kisevgi dolu bir kadın Monica ve Türkiye ‘de de albümleri en çok satanlar arasında… Hem yumuşak aşk şarkıları dinlemeyi seven hemen herkes eminim radyolarda da en azından “Oh Amores” ve “Pequeno Fado” şarkılarını da mutlaka duymuştur… En iyi şarkılar derlemesi “Autoretrato” kapağındaki Boğaz fotoğrafı bir yana, yurtdışında verdiği röportajlarda bile hep İstanbul’u anlattığını da bildiğim Monica ilk kez Ankara’ya gelmiş oluyor. Molina, son albümü ‘Mar Blanca’ ile babasına bir vefa albümü kaydetmiş oldu. Babası da yaklaşık 23 yıl önce kaybettiğimiz İspanya’nın efsanevi flamenko ve halk müziği şarkıcısı Antonio Molina. Ankara için 21 Şubat gecesini beklerken Monica Molina müziklerini, aşka bakışını, Türkiye ile kurduğu sıcak bağı ve şarkılarını anlatıyor.
Yıllardır aşk şarkıları söylüyorsunuz; albümlerinizde aşkla ilgili bu kadar çok söz ve müzik sizce şarkı söyleyişinizi nasıl etkiliyor?
Doğal olarak yıllar içinde aşktan neler anladığınız da değişiyor… Deneyimlerinizle, kazandıklarınızla, kaybettiklerinizle aşkı daha iyi tanıyorsunuz, kendinizi de… Olgunlaşırken genç bir kızın duyduğu heyecanı kaybettiğiniz zamanlar da oluyor ancak aslında aşk en güzel hediye ve şarkılarıma tüm bu deneyimler de yansıyor…
O halde şarkılarınızda kendi deneyimlerinizden yola çıkıldığını da söyleyebilir miyiz?
Şarkılarımda yıllardır işin içinde kardeşim Noel var ve beni çok iyi tanıyor. Hem günlük hayatımda iki kardeş olarak, hem de profesyonel kariyerimde en çok paylaştığım arkadaşım diyebilirim ve ş
arkıları yazarken de elbette beni tanıyarak, hikayelerimi bilerek yola çıkıyor… Ancak son albümde ilk defa farklı bir yol izlemiş olduk çünkü seçtiklerimiz babamın şarkılarıydı…
Son albümünüz “Mar Blanca” için farklı bir yol izlediğinizi söylüyorsunuz ama albümde yine sizin o bildiğimiz tarzınız var, öyle değil mi?
Çok haklısın çünkü babamın şarkılarını seçerken de kendime en yakın hissettiğim şarkıları seçmiş olduk, üstelik Noel düzenlemeleri yaparken de benim albümlerimdeki tarza mümkün olduğu kadar yakınlaştırmış oldu… Babam gibi söylemeye çalışmak büyük cüret olurdu, ben yine içimden geldiği gibi ve kendi tarzımla babamın şarkılarını da söylemiş oluyorum…
Peki konser gecesi repertuvarda ağırlıklı olarak son albümünüz mü olacak?
Kariyerim boyunca söylemekten en çok keyif aldığım şarkıları söylüyor olacağım. Türkiye’de albümlerime ve şarkılarıma gösterilen ilgiyi Pasion Turca ekibinden ve plak şirketi yetkililerinden de biliyorum üstelik bana platin plaklar da armağan eden bir ülkenin dinleyicileri için en sevdiklerini bildiğim şarkılarımı söylüyor olacağım…
Son olarak kariyerinize dönüp baktığınızda sizce en büyük şansınız?
2002 yılı benim için olağanüstü bir yıldı ve bana kapıları açtı… O yıl ‘Vuela’ albümüyle hem farklı ülkelerden gelen olağanüstü tepkilerle, hem ardı ardına konserlerle kariyerimde bugün olabildiğim yere ilk adımları da atmış oldum. Ayrıca Latin Grammy adaylığı bir tarafa albümdeki hemen her şarkının radyolarda gördüğü ilgi de büyük bir cesaret verdi… Hala şansım devam ediyor ve aynı ilgiden ve yurtdışı konserlerinden halaçok mutlu oluyorum. Antonio Molina’nın kızı olarak, bir anne ve bir şarkıcı olarak kendimi hep çok şanslı hissediyorum… İlk albümüm ‘Tu Despedida’ile altın plak aldığımdan beri hiç hayal kırıklığım olmadı ve bu yüzden çok şanslıyım… Tüm güzel duygularımı ve şarkılarımı sahnede de paylaşıyor olacağım…