TARİHİ İSTANBUL KİTAPLIĞINI KORUMAK İSTANBUL’UN KİMLİĞİNE SAHİP ÇIKMAK DEMEK!
Ayasofya’nın hemen arkasında tarihi Soğukçeşme sokağında restore edilmiş bir Osmanlı evinde 1990 yılından beri İstanbul Kitaplığı olarak hizmet veren bir kütüphane vardır. Bu kütüphaneyi diğerlerinden ayıran onun bir KENT KÜTÜPHANESİ olmasıdır. 400 yıl öncesine dayanan yabancılar ve Türkler tarafından yazılmış kitaplar, gravürler, seyahatnameler, seferatnameler, haritalar, fotoğraflar, Roma ve Bizans tarihi başta olmak üzere İstanbul’a dair 10 bine yakın yayının yer aldığı bu kütüphane yok olma tehlikesiyle karşı karşıya.
İstanbul kitaplığı, İstanbul aşığı Çelik Gülersoy tarafından kurulmuştur. Çelik Gülersoy bu eşsiz külliyata ev sahipliği yapacak olan binanın açılış konuşmasında, hayatta paradan çok daha önemli şeyler olduğunu, eğer bu kütüphane ilelebet yaşarsa bir Osmanlı evinde açılmış olan bu kütüphanenin İstanbul’un kendi kimliğinin bilinmesine imkan sağlayacağını vurgulamıştır.
Son derece önemli bir bölgede kurulmuş olan ve Osmanlı konaklarından biri içinde yer alan bu kitaplık rant tehtidiyle karşı karşıya. Çelik Gülersoy Vakfı’na ait olan İstanbul Kitaplığı’nın bulunduğu bina bir lokantaya ya da otele çevrilmek istenmektedir. Kitaplık o bina ile bir bütündür. Binanın satılması ya da kiralanması Vakıf amacına aykırıdır.
Sahibi Çelik Gülersoy’un vasiyetine uygun bir biçimde İstanbul Kitaplığı tarihi bina içinde korunmalıdır.