Canan Atalay, her yıl düzenli olarak kişisel sergilerini açtığı, Atlas Sanat Galerisi’ndeki son sergisinin ismini “Ece Ayhan’ın ‘Çocukların Ölüm Şarkıları’nda yer alan bir şiirindeki ‘…ve yeryüzü kapalı’ dizesinden alıyor. Sanatçı, çocukluğunda yaşadığı bir anla, bu dizenin çağrıştırdığı anlamsal boyutları, yazınsal düşlere başvurarak lale, ay, ev gibi simgelerle özdeşleştiriyor. Tümüyle şiir dışı bir düzlemde kurulan resimler, mekanın genişliğine ve sessizliğine gönderme yapıyor. Sürekli yolculukların sanatçının belleğinde bıraktığı etkiler, yeri, zamanı ve renkleri birbirine bağlarken mekanlar arasında tekrarlanan, sarmallar, yatay planlar, gidilen gelinen mesafeler arasındaki uzaklıklar resimlerinin ana teması olarak görselleştiriliyor. Sanatçı farklı resim teknikleri ve renk uygulamalarıyla daha önceki resimlerinin devamı niteliğinde kurguladığı çalışmalarında sessiz bir etkinin kavranılıp, özlenen ile kendimiz arasındaki ‘uzaklığın’ katıksız bir biçimde kavranmasına fırsat verirken huzurla, tedirginlik arasında bir diyaloga çağrı yapıyor.
Varılmak istenen ama uzaklaşan hep o yer. Yerleşik hayat düzenlemeleri, çok renkli demokratik görünümlerin altında sıkışan bireylerin dramıdır aktarılmak istenilen. Dünya küçük, dağınıklıklarla, kestirilmezliklerle dolu. Binaların romantize edildiği, kültür coğrafyaları üzerinde sağlamlık ve güvenirlilik aranmaktadır. Trafik levhalarının yol göstericiliği içinde düzenli bir şekilde yollara düşemiyor kimi zaman insan. Sınırların keskinliğini yıkarak kıtalar aşmak isteyen sığınmacılar, kendilerine kalacak yer bulmak, çalışmak, her türlü karşılaşmaya karşı yaşama tutunma mücadelesi. Varmak, var olmak, tükenmek ve yok oluş. Onlara hayat, renksiz, kuru, anlamsız ve dar. Gel geç, ölümlü, devasa veriler çöplüğü dünya. Hayat soğuk, deniz soğuk, yolculuk için alacakaranlık beklenmektedir. Şehrin sularına dalıp kıta atlayarak doğunun batıyla buluşmasını düşlüyorlar, hiç bir şeylerini kaybetmeden. Yüzdürülen teknelerde ya da gemilerde izlenen yolculuklarda bütün geçmişlerini sığdırdıkları bavulları meraklı bakışlar, çok yönlü karmaşık düşünceler karşı kıyıya ulaşma, köprüleri aşma, açılan kapılardan yeni bir güne yönelişler.
Bütün bunların psikolojik izdüşümlerini Atalay’ın yapıtlarında görürüz. Işık kirliliğinden arınmış, aydınlık karanlığın dengesini yitirmesine, herkesin yıldız ışığı hakkının saklı tutulması gerekliliği üzerine kurgular renklerini, kompozisyonlarını. Dünya hepimizin, dağıyla, taşıyla, deniziyle, toprağıyla, bütün çiçekleri, ağaçları, böcekleriyle. Suskun, sakin, tarafsız ve uzak.
Ankaralı sanatseverler 09 Aralık’ta başlayacak sergiyi 15 Ocak tarihine kadar izleyebilirler.
Cinnah Cad. No:19/1 06690 Çankaya
Tel: 0312 468 59 04
www.atlassanat.com