Afrika’nın orta batısındaki Kongo adıyla anılan iki ülkeden biri ve Türkiye’nin üç kat büyüklüğündeki topraklarıyla Afrika’nın ikinci büyük ülkesi olan Demokratik Kongo Cumhuriyet’inin (DKC) başkenti Kinşasa ile adaşı Kongo Cumhuriyeti’nin başkenti Brazaville’yi, Afrika’nın ikinci büyük nehri Kongo ayırıyor.
Nehrin güney yakasındaki Kinsaşa ile tam karşısındaki Brazaville, dünyanın birbirine en yakın iki başkentleri olup aralarındaki 4 km kilometrelik uzaklık, sürat motorlarıyla beş dakikada alınabiliyor.
Yüzyıllar önce Pigmelerin yaşadığı bu topraklarda (Bugün de küçük bir bölgede yaşamlarını sürdürmekteler) 14. yüzyılda kurulan Kongo Krallığı, 15. yüzyılda Avrupalıların dikkatini çeker. Kongo Krallığı ile diplomatik ilişki kuran Portekizliler Hıristiyanlığı yayarken daha sonra yöreye egemen olmaya çalışan Hollandalılar ve İngilizlerle artan sömürgecilik ve köle ticareti Kongo Krallığı’nı yok olma noktasına getirir. 1885’e gelindiğinde bir ilk yaşanır ve Berlin’de toplanan bir konferans ile Kongo, Belçika Kralı II. Leoplod’a özel mülk (!) olarak verilir. Uluslararası Hukuk’a aykırı bu karara ve devamında yaşanan baskı ve zulüm politikalarına karşı oluşan tepkiler sonucu Kral, özel mülkünü Belçika Devleti’ne devrederse de (1908) Kongo halkının çilesi bitmez.
1959’da, Dünya’da esen bağımsızlık rüzgârları ve halkın direnişi sonucu Belçika ülkeden çekilir, Haziran 1960’da ise bağımsız DKC kurulur. Bundan sonra uzun süre adı, askeri darbelerle ve milyonlarca kişinin hayatını kaybettiği iç savaşlarla anılan DKC’nin tarihinde; 1965’de iktidarı ele geçirerek 1971’de ülkenin adını Zaire olarak değiştiren Diktatör Mobutu’nun ve 1997’de Mobutu’yu devirerek ilk iş olarak ülkenin adını tekrar DKC olarak değiştiren Laurent Kabila’nın önemli birer yeri vardır. Ruanda’da başlayan ve daha sonra Zaire’ye yayılan halk hareketinin lideri olarak göreve gelen Kabila’nın 2001’de bir suikasta kurban gitmesi üzerine yerine geçen oğlu Joseph Kabila; 2006’da yapılan seçimleri kazanarak ülkenin, 1965 Mobutu Devrimi’nden sonra, seçimle başa gelen ilk cumhurbaşkanı olur.
73 milyonluk nüfusu Bantu (% 80), Bakongo, Baluba, Mongo, Banjauranda vb farklı kabilelerden oluşan DKC’de dini inanış açısından da çeşitlilik söz konusudur. Nüfusun % 70’inin Hıristiyan, % 30’unun Müslüman olduğu ülkenin resmi dili Fransızca olup Kikongo, Lingala, Tshiluba ve Svahili dilleri başta olmak üzere çok sayıda dil ve lehçe de konuşulmaktadır.
Kongo-Kinşasa olarak da anılan DKC’nin başkenti Kinşasa’nın eski adı Leopoldville olup 1967’den beri Kinşasa olarak adlandırılan kent bugün 9 milyonu aşan nüfusuyla Afrika’nın en kalabalık kentlerinden biridir. Kinşasa’nın gezilebilecek yerleri arasında; Merkez İstasyon’dan başlayan, kentin ana caddelerinden 30 Haziran Bulvarı ve prestij semtlerinden Gombe ile Ulusal Müze, Kinşasa Üniversitesi Müzesi, Parlamento, Kabila’nın anıt mezarı, Kisantu Botanik Bahçesi ve de Güzel Sanatlar Akademisi sayılabilir. Afrika’nın önemli sanatçılarının yetiştiği Akademi’de, okulun sanat galerileri gezilebildiği gibi özgün Afrika sanat eserleri de satın alınabilir. Diğer Afrika ülkeleri gibi ahşap el işlerinde ileri bir ülke olan Kongo’ya özel ahşap heykel, mask vb hediyelik ve anı eşyalarını almak isteyenler için bir diğer adres Gombe’deki Sanatçılar Pazarı’dır (Marche de Artist). Bunun yanı sıra Afrika’nın günlük alışveriş yaşamını da gözlemlemek isteyenler Büyük Pazar’ı (Grande Marche) tercih edebililer.
Kinşasa’nın yakın çevresinde ise; koruma altındaki maymunların yaşadığı Lola Ya Bonobo (yerel dildeki anlamı Bonobo Cenneti) ve yağmur ormanları içindeki Lac de Ma Valle Gölü ile göller bölgesi Chutes de Lukia görülebilir.
Doğal ve yaban yaşam açısından oldukça zengin bir ülke olan DKC’nde, Afrika’nın en büyük yağmur ormanları ile UNESCO Dünya Doğal Mirası Listesi’nde de bulunan dört ulusal park ve bir doğal yaşam alanı yer almaktadır. DKC’nin ulusal parkları Dünya üzerinde insana en çok benzeyen üç maymun türüne (Bonobo, goril ve şempanze) ev sahipliği yaparken, Okapi Doğal Yaşam Alanı adını, dünyada sadece burada yaşayan ve nesli tükenme riski altında bulunan Okapi (kısa boyunlu zürafa) adlı hayvandan almaktadır. DKC’de ayrıca Orta Afrika’nın ilk yerlilerinin yaşadığı Pigme köyleri ziyaret edilebilir.
Kinşasa’dan ayrıca, Kongo nehrinin karşı kıyısındaki Kongo Cumhuriyeti’nin başkenti Brazzaville’ye hızlı botlarla kısa sürede geçmek mümkün. DKC için çift girişli vizeye sahip olanlar Kongo vizesini, Kinşasa’daki büyükelçilikten (fark ücretini ödemek kaydıyla ekspres olarak da) alabilirler.
Coğrafi bakımdan Ekvator çizgisine çok yakın bir konumda yer aldığı için, yaz kış fazla değişmeyen tropikal, sıcak ve nemli bir iklime sahip olan DKC’de sıcaklık yağmur mevsiminde (Ekim-Nisan) 21-31, kuru sezonda ise 19-29 derecelerde seyretmektedir.
DKC’nin para birimi Demokratik Kongo Frankı (1 USD = 910 CDF), Türkiye ile saat farkı: (-) 2 olup THY’nin doğrudan uçtuğu İstanbul’dan uçuş süresi 7 saatten biraz fazladır. N’Dijili Uluslararası Havalimanı kent merkezine 30 km uzaklıktadır. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına vize uygulayan DKC’ye gitmek için Kinşasa’daki Dışişleri’nden ve Noterden ayrı ayrı onaylı bir davetiye gerekmektedir. Ayrıca sarıhumma aşısının yaptırıldığına dair Uluslararası Aşı Belgesi’nin zorunlu olduğu DKC’de sıtma hapı kullanımı da özellikle tavsiye edilmektedir.
Timur Özkan