“Resim gözün dilidir.” Röportaj: Aslı Kutlucan Kaptan 1971’de Ankara’da doğdu. 1994’te Hacettepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümü, Prof. Dr. M. Zahit Büyükişliyen atölyesinden birincilikle mezun oldu. Çeşitli özel kurum ve kuruluşlarda illüstratörlük, sanat danışmanlığı ve grafik tasarım yaptı. Yirmi iki kişisel sergi açtı ve çok sayıda karma sergi ve etkinliğe katıldı. Yurtiçi ve yurtdışında özel koleksiyonlarda resimleri bulunmaktadır. Uluslararası Plastik Sanatlar Derneği (UPSD) ve Birleşmiş Ressamlar ve Heykeltıraşlar Derneği (BRHD) üyesidir. Halen çalışmalarını Ankara´daki atölyesinde sürdürmektedir. Hacettepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Prof. M. Zahit Büyükişliyen atölyesinden birincilikle mezun oldunuz. Bu bölüm tek tercihiniz miydi? Bitirme tezinizin konusu neydi? Hacettepe Üniversitesi’nin yetenek sınavına…
Yazar: Kültür Sanat Haritası
“Uçmasın diye kanatları kırılmış bir kuş gibidir heykel.” Bu ay, heykeltıraş Umut Devrim Can ile heykel sanatının dünü, bugünü, ülkemizde sanatın durumu ve gelecek ile ilgili planları üzerine keyifli bir söyleşi gerçekleştirdik. Röportaj: Aslı Kutlucan Kaptan İlk önce bize Kendinizden bahsedebilir misiniz? Umut Devrim Can kimdir? 1973 yılında Aksaray’da doğdum. Lise yıllarında üretmenin benim için bir yaşam biçimi olduğunu hissettiğim an, 1990 senesinde girdiğim sınavla kazandığım Hacettepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Heykel Bölümü’nde okumaya başladım. Öğrenimime 1995 senesinde Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Enstitüsü Heykel Bölümü yüksek lisans programı ile devam ettim. Yalnızca ürettikleriyle var olmak, onlarla anılmak isteğimden tez aşamasında, yüksek…
“Resimlerimle hesaplaşmam ve çözüme kavuşturmam zaman ve emek istiyor.” Röportaj;: Şule Özbahar 1963’de SSCB’nin (günümüzde Rusya Federasyonu)Nalchik şehrinde doğdu. 1978-1981 yılları arasında St. Petersburg (o zamanlar Leningrad) B.V. Johansson Devlet Akademik Sanat Lisesi’nde okudu. 1988-1996 yıllarında St. Petersburg İ. Y. Repin Devlet Resim, Heykel ve Mimarlık Akademisi Resim Fakültesi’nde öğrenim gördü. 2010-2014 arası Eskişehir Anadolu Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümü’nde öğretim görevlisi olarak çalıştı. Çok sayıda karma sergi ve etkinliğin yanı sıra on kişisel sergi açtı. Halen Ankara Still Life Sanat Galerisi’nde sanat danışmanlığı yapmakta ve kendi atölyesinde resim çalışmalarını sürdürmektedir. Babanız, ünlü Balkar şairi Kaisyn Kuliev’in anısına düzenlenen…
PULITZER ÖDÜLÜ SAHİBİ NEW YORK TIMES BOOK REVIEW’A GÖRE YILIN EN İYİ 10 KİTABINDAN BİRİ NEW YORK TIMES BESTSELLER NATIONAL BOOK CRITICS CIRCLE ÖDÜLÜ FİNALİSTİ Son yarım milyar yılda tam beş kitlesel yok oluş yaşandı; dünyada yaşam çeşitliliği aniden ve dramatik ölçüde azaldı. Peki gözlerimizin önünde yeni bir kitlesel yok oluş yaşanıyor olabilir mi? “Altıncı Yok Oluş harika bir kitap… Büyük, ani değişikliklerin yaşanabileceğini, bunun olasılık dışı olmadığını açıkça ortaya koyuyor. Bunlar daha önce yaşandı, yeniden yaşanabilir.” —ABD Başkanı Barack Obama Dünyanın dört yanında bilim insanları, dinozorların yok olmasına neden olan asteroit çarpmasından sonra en yıkıcı yok oluş süreci olduğunu öngördükleri…
Genç kuşağın önemli sanatçılarından biri olan Abdulkerim Bozan, aynı zamanda başarılı bir akademisyen. Çalışmalarında; fotoğraf, video art, resim, enstalasyon sanatıyla sıkça adından söz ettiren sanatçı, plasentayı referans alarak; cinsiyet, kimlik, şiddet, ötekileştirme ve aidiyet kavramlarına yer veriyor. Sanatla tanışmanız nasıl oldu? Köyde evimizin olması kendi oyuncaklarımı çamurdan, kilden ve yabani bitki-çalılardan yapmama vesile oldu. Hayvanları kilden, araç ve araba gibi şekilleri de buğday sapından ve ya çalıdan yapardım. Saplarını yabani dikenli bitkilerin küçük meyveleriyle birleştirirdim. Kilden yaptığım hayvanlar da bir sonraki gün sürekli kuruyordu, bunu önlemek için hayvanlarımı ıslak kilin içinde muhafaza etmeyi keşfettim. Yaklaşık olarak 6-8 yaşındaydım. Bu yaratıcılık…
Eğer profesyonel olmak işinize ve müşterilerinize saygı duymak ve o hassasiyetle işinizi yapmaksa, bu kalıcı olmayı getiren doğru formüldür. Ancak, eğer profesyonellikten anladığımız sadece para kazanmak için çalışmak, samimiyetsiz dostluklar kurarak maddi çıkar elde etmek için ilişki ağımızı genişletmek ve hiçbir şeye şaşırmadan ve öğrenmeden hayatı yaşamaksa, bu uzun vadede başarı değil, yalnızlık getirir. Bu kitap, profesyonellik olgusunu iki karıncanın dostluk hikâyesi üzerinden değerlendiren bir manifestodur: İş hayatında karşımıza sıklıkla çıkan amatör ruhunu kaybetmiş profesyonellere karşı deneyim ve işine saygıyı cesur bir heyecanla besleyebilenlere bir övgü.
‘’İBRAHİM BALABAN’’ SERGİSİ Sergi Açılış Kokteyli: 25 Şubat Perşembe 18.30 Sergi Süresi: 25 Şubat – 22 Mart 2016 BALABAN’I ZİYARET Birkaç yıl önce İbrahim Balaban’ı Şile’deki atölyesinde ziyaret ettim. Yanımda dostlarım Tülay Güngen, Mesut Ilgım da vardı. Bir sanatçıyı, hele ressamı atölyesinde ziyaret etmeli, yarattığı dünyanın izlerini orada bulabilirsiniz. Çalışmanın coşkusu yıllara meydan okutur insana. Balaban adeta bu inancın simgesi. Bir sanatçı genellikle yaşadığı, iyi bildiği şeyi yazar, onu resme getirir. Balaban’ın resimlerinde Anadolu’nun tuvale yansıdığını, onun için de özgünlüğünü severiz. Bursa’da doğdu (1921) doğduğu şehrin hapishanesinde yattı. Rastlaşmalar, insanın bütün kaderini değiştirir, bütün yaşamını oluşturur. Belki Bursa Cezaevi’nde Nâzım Hikmet’le karşılaşmasaydı, bir ressam…
“Kırmızı emperyalistler” Ankara’da… Genç sanatçı Zafer Malkoç ile Stillife Art Gallery’deki Özlem Aleçakır ile birlikte Beden Denilen ‘’Şey’’sergisi öncesi resim yolculuğu, hedefleri ve hayalleri üzerine söyleştik. Söyleşimize başlamadan önce okuyucularımıza kendini anlatabilir misin? Kimdir Zafer Malkoç? 1989 doğumluyum, orta, lise ve üniversite öğrenimimi Eskişehir’de tamamladım. 2013 yılından beri İstanbul’da kendi atölyemde çalışmalarımı sürdürüyorum. İstanbul’da bulunduğum sürede özellikle sanat anlamında kendime çok şey kattığımı düşünüyorum. Burada kendimi buldum diyebilirim, zamanımın yüzde 70’lik kısmını atölyemde geçiririm. Bu süre zarfında bir çok deneysel çalışmalar yapar ve bulduğum yeni seri ile ilgili araştırmalar yaparım. En büyük gelişimimi tuvalin karşısında buluyorum.…
Yeni yılın ilk Caz Ağacı etkinliğinde, Garanti Caz Yeşili konserleri kapsamında, JOE PASS’i, unutulmaz eserlerini ve hayat hikayesini dinleyerek anacağız. nu-DC tarafından 13 Şubat Cumartesi günü, Salon İKSV’de gerçekleşecek gecede JOE PASS’i, gitarda Neşet Ruacan, vokallerde Sibel Köse, Evrim Özşuca, İldeniz Çetin, kontrbasta Apostolos Sideris ve davulda Deniz Dündar’dan dinleyebilirsiniz. Başlama saati: 22:30 Giriş ücreti: 30 TL öğrenci 40 TL tam
22 Ocak 1988’de dünyaya gelen Ezgi Aktan, çocukluğunu Yalova’da geçirmiştir. Ortaokul ve lise yıllarında çeşitli korolarda, arkadaşlarıyla kurdukları müzik gruplarında şarkı söylemeye başlasa da ilk gerçek sahne deneyimleri ve müzikle profesyonel ilişkisi 2006 yılında İstanbul’a geldikten sonra başlamıştır. Yıldız Teknik Üniversitesi İktisat Bölümü’nde okumaya başlayan Ezgi Aktan, aynı yıl Boğaziçi Üniversitesi Folklor Kulübü’nün Müzik Birimi’nde etnik müzik üzerine çalışmalara başlamıştır. Dört yıl boyunca farklı dil ve formlarda şarkılar söylemeyi denerken aynı zamanda müzik teorisi derslerine katılmış ve özellikle Rum / Balkan müzikleri üzerine çalışmıştır. Ayrıca eski rembetiko taş plak kayıtlarını baz alaraksesini ve gırtlağını o yönde geliştirmek üzerine yoğunlaşmıştır. Yine…