NG Araştırma Kamuoyu Araştırması
Sümerlilerden günümüze kadar sürekli değişen ve gelişen yazı, insanlığın her zaman en önemli iletişim araçlarından biri olmuştur. İletişim aracı olmasının yanı sıra sanatın hemen hemen her alanında kullanılmaya devam etmektedir. Teknolojinin getirdikleriyle beraber yazı farklı şekillerde hayatımızda yer almaya devam etse de, basılı kitaplar eskisi kadar gündelik yaşantıda kendine yer bulamamaktadır. Hatta öyle ki, dünya çapında ünlü olan onlarca edebi esere göz ucuyla bile bakmayanların sayısı azımsanmayacak derecededir. NG Araştırma şirketi, www.benderimki.com online kamuoyu araştırma platformunda, kitapların günümüzdeki yeri konusunda halkın nabzını tuttu. Türkiye’nin demografisini yansıtacak şekilde yapılan araştırma, toplamda 520 kişinin katılımı ile gerçekleştirildi.
Araştırmada çıkan sonuca göre her 10 kişiden 7’sinin boş vakitlerinin çoğunu internette gezinmeye ayırdığı görüldü. Arkasından sırasıyla TV izleme, telefonda oyun oynama ve okuma aktiviteleri ana tercihler olarak yer aldı. Bu sonuçlara daha detaylı baktığımızda; okuyanlar, internette vakit geçirenlerin 10’da 1’i kadar olduğu ortaya çıktı.
Çıkan sonuçlardaki bir diğer ilginç nokta ise insanların artık bilgiye ulaşmada basılı yayınları tercih etmemeleri oldu. Medeniyetin gelişmesinde büyük önemi olan kitaplar artık sadece 10 kişiden 1’i tarafından bilgiye ulaşmada en faydalı kaynak olarak tercih ediliyor. Kalan kısım ise internetin daha faydalı olduğunu düşünüyor.
Araştırmada yaklaşık olarak 3 kişiden 1’inin hiç kitap okumadığı görüldü. Katılımcıların diğer 3’te 1’inin ise yılda 5 veya daha az kitap okuduğu sonucu elde edildi. Kalan kesim ise bu sonuçların aksine, kitap okumanın hayatlarında önemli bir yeri olduğunu belirtti. En çok tercih edilen kitap türleri ise sırasıyla kişisel gelişim, macera ve tarihi kitaplar olarak karşımıza çıktı. Bu türler; kitap okuyanların yaklaşık yarısı tarafından tercih edildiği görüldü. Dini kitaplar ise okuyan kesim içerisindeki her 3 kişiden 1’i tarafından tercih edilmektedir.
Katılımcılara kitap satın alırken en çok neye dikkat ettikleri de soruldu. Sonuçlarda; fiyat, kapak, kitabın reklamı ve satan yerin önerilenleri arasında olması seçeneklerinin her biri %2 oranının altında kaldı. Kitabın konusu %70 ile en belirleyici, kitabın yazarı ise %21 ile ikinci etken oldu. Kitapların nerelerden alındığı sorulduğunda ise ilk sırada %85 ile kitapevleri yer almaktadır. İnternet günlük hayatımızın ayrılmaz bir parçası haline gelmiş olmasına rağmen, internet üzerinden kitap alanların oranı %60 ile ikinci sırada kaldı. Bunları takiben ise sahaflar ve sokak satıcıları geldi. Kütüphanelerden ödünç kitap alanların oranının ise %23’lerde kaldığı görüldü. Bir diğer soruda da her 4 katılımcıdan 3’ü kütüphane sayısının yetersiz olduğunu belirtti. Ayrıca her 5 katılımcıdan 3’ü kütüphanelerin çağın değişimlerine ve insanların isteklerine uyum sağlayamadığını düşünmektedir.
Kitap satın alımında fiyatlar her ne kadar en belirleyici etken olmasa da satın alınan toplam kitap sayısında önemli bir unsur olarak karşımıza çıkmaktadır. Her 4 kişiden 3’ü kitap fiyatlarının pahalı olduğunu ve fiyatların daha ucuz olması halinde daha fazla kitap okuyabileceklerini belirttiler. Katılımcıların yarısının, etrafında korsan kitap almış kişiler olduğunu belirtmesi yine kitap fiyatlarına ilişkin önemli bir göstergedir.
Günümüzde çok çeşitli teknolojik araçlar sayesinde kitaplar eskiye göre mobil cihazlarda kendine daha çok yer bulmaktadır. Özellikle her şeyin çok hızlı gerçekleştiği modern dünyada insanlar okumak yerine işe veya okula giderken kitap dinlemeyi tercih edebilmektedir. Araştırmada elde edilen veriye göre kitap okuyanlar arasında her 5 kişiden 1’inin daha önce sesli kitap dinlediği görüldü. Hatta katılımcıların büyük bir kısmı okumak istedikleri kitabın seslendirilmiş hali olursa, okumak yerine dinlemeyi tercih edebileceklerini de belirttiler. Kitap okuma alışkanlıklarının fazla olmadığı ülkemizde sesli kitapların artması ve her kesim tarafından kolay ulaşılabilir olması kitaplara olan ilginin artmasına yardımcı olabilir. Özellikle her 5 kişiden 4’ünün kitap okumaya yeteri kadar zaman ayırmadığını kabul ettiğini düşünürsek sesli kitaplar herkes için özendirici rol oynayabilir. Çağın değişimlerini ve insanların isteklerini yakalayabilmek için bu konu kütüphaneler tarafından bir fırsat olarak değerlendirilebilir.